25 Kasım 2012 Pazar

KAYIP ŞEHİR İSTANBUL

Daha iyi anlatacak bir resim yok galiba MUTLULUK

      İstanbul hiç benim olmadınki seni kaybedeyim, 5.313 km lik alandan bana biryer bile bırakmadın 15 milyon kayıtlı nufüsü 30 milyonluk hareketli nüfüsuyla benide aralarına alarak hayatı zorlaştırıyorsun biraz daha .......

      Aklım karıştığında kafamı kaldırdığımda artık duvarları ve uzayan binaları görüyorum havayı içime çekmeden önce sigaranın dumanını çektiriyorlar bana.....

      Korkmuyorum senden karşıma çıkmanı istiyorum senin ile savaşmak istiyorum. Duvarları yıkıp binaları kırpmak istiyorum....

      Paraya niye yeşil demişlerki bunu hep merak ediyorum paranın rengi varsa onunda siyah olması, mutluluğun rengininde ondan uzak kalmasını diliyorum.

      Hayattan parayla mutluluk alanlar doğuyor hiç biri bir bebeğin gülüşü gibi gülemiyor. Savunmasız canlılar yok olup giderken parayla kuvvetlenenlerin dünyası kuruluyor.

     Pamuk prensesler, yedi cüceler, kırmızı başlıklı kızlar, heidiler, robin hoodlar, barneyler, redkitler teker teker yok olurken kötülerin hayatı şekilleniyor....

     Birileri size dönüp aldırma derken sizin için hergün birşey daha biter giderek acı vermez biten şeyler kayıtsız bir varoluş başlar ve sizde kötü olmaya doğru acımasızlığın yoluna başkoymuş bulursunuz kendinizi...

    İşte buralarda gezer insanlar İstanbul'da, varın kaçalım buralardan ama nasıl olurki o şansı tanımaz bu büyük şehir hepimize sadece zamanı geldiğinde bazılarımıza tanıyacak o şanslı yolu o zaman iş işten geçmiş olucak tıpkı bugünkü gibi......
  
 ...der çeker giderim BEZELYELER......

   
     
    

13 Kasım 2012 Salı

ÖZENTİLER ve CHUCK NORRİSLER

        Bu bir alınganlık yazısı değildir.......

        Artık gözümün içine kadar sokulmakta olan ve anlamasam bile bilgimin arttığı bir konudan esasında bir konunun sadece maddesinden bahsetmek istiyorum size....

       Konum sonsuz özentilik; Lous Vuitton, Hermes, Gucci, Ralph Lauren markaları altında satılmakta olan süperr uçuk gözümüzün içine sokulan çantalardan bahsetmek istiyorum. Gerçek değerlerinin 3.000 dolar ile 15.000 dolar arasında değişen bu çantalar ( ben kimsenin kullanmamasından yanayım) metroda, spor kıyafet ile, minibüste, otobüste heryerde ve olmazsa olmaz her kadında bulunmakta, artık köprü üstlerinde 20 TL'ye almayanı dövmelerine rahmen inatla güzel oluyor zannedip ve hepsininde lafı aynı olmaz üzere benim .... markalı çantam bire bir orjinal edalarında hiçbirşey yokmuş gibi ortalıkta boy atmalar...
   
     Siz şimcik benimi bizimi yoksa kendinizimi kandırmaya çalışıyorsunuz. Ne yazık ki olmuyor doğallık edalarıyla millete afra tafra yaparken bu çantalarla olmuyor ahali...
     Ağır oldu ama böylesi daha iyi oldu. Biraz farkındalık istemek çok mu sizden, zaten herşey kısır döngü içinde hazırlanmış bir dünyada yaşıyoruz. Bari elinizde olan şeylerde farkındalık olması dileğiyle.....




    Not: Almayın aldırmayın alınacak parayı vermeyin...... der çeker giderim bezelyeler....

4 Kasım 2012 Pazar

KOŞ ASLAN KOŞ ( GOL OLUR )



            İnsan böyle bir canlı parçasına sahip olunca onun ile eğlenmekten başka birşey düşünemez oluyor. Benim canım oğlum AslanCan İle geçen hafta tam tamına 3 gün boyunca sadece bizim olduğumuz  bir hayat kurduk. Onun olduğu heryerde benim mutluluğum söz konusu oluyor. Yaptıklarımızın yanında bu sadece bir tanesi ama videoda bu fırlamanın gol olma isteği beni gülmekten kırıp geçiriyor.
 
                    
Evin yeni çöp öğütücüsü

Süs için yaratılmış olduğunu farkında...

BABAM ve OĞLU
             Karşılıksız sevginin olduğu yerde onlar.....
              O hafta sonu evde olanlarımı görmek istiyorunuz... O halde onlarda bunlar işte.....

                Not: Bu arada bu şahsiyetlere bakan tek şahıs olduğumdan ve hanım eve geldikten sonrada eve temizlikçinin gelmesine gerek kalmadığından dolayı büyük bir alkışı hak ettiğimi düşünmekteym haberiniz ola....